Vali Coş, '10 Ocak' münasebetiyle basınla buluştu
Sakarya Valisi Hüseyin Avni Coş, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü için basınla bir araya geldi.
İlimizin Serdivan ilçesi'ndeki Tunatan Tesisleri'nde gerçekleşen toplantıda basının 'Çalışan Gazeteciler Günü'nü kutlayan Hüseyin avni Coş, gündemle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nün kutlayarak sözlerine başlayan Coş, "2017 yılının hepimize hayırlı olmasını diliyorum. Bu yılın devletimiz için, milletimiz için güzelliklere sahne olması için birlik beraberlik ruhu içerisinde çalışmamız gerekiyor. Yerel basınımız Sakaryamızda memnuniyetle ifade ediyoruz ki vatandaşımızın nabzını tutan, onların hislerine tercüman olan, gözü kulağı olan, yönetim ile vatandaşlarımız arasında iletişim köprüsü oluşturan, çok önemli hizmetler ifa eden kuruluşlarımızdır. Geçtiğimiz yıl yaptığınız başarılı çalışmalardan dolayı tebrik ve teşekkür ediyorum. 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nü en içten dileklerimle kutluyorum" dedi.
Karasu Limanı ve yurtlar
Gerçekleşen toplantıda kendisine sorulan soruları yanıtlayan Sakarya Valisi Hüseyin Avni Coş, “Karasu Limanıyla ilgili geçmişte bir sorun yaşandı o da projeyle ilgili bazı durumlar nedeniyle ortaya çıkmıştır. Onlar da şuan da aşıldı. Şu anda mevcut firma tarafından ihaleyle ilgili çalışmalar Bakanlığımızın kontrolünde devam ediyor. Adana’daki yurt yangını sonrası Sakarya’daki yurtlar denetleniyor. Sakarya'da çok katlı yapılar olmadığı için yangın merdiveni konusunda bir sorunumuz yok. İlçeler de dahil olmak üzere karma bir ekiple mevcut yangın tedbirlerinin tamamını, yönetmelik de var onlar doğrultusunda kontrol ediliyor. Bir olumsuzlukla karşılaşmadık çok şükür. Denetimler periyodik olarak devam edecek. İtfaiye, Milli Eğitim Müdürlüğü, AFAD ve Kaymakamlıkların denetimleri devam edecek” dedi.
Terör örgütleri ile mücadele
Terör örgütleri ile mücadelede yoğun çalışmalar yapıldığını belirten Vali Hüseyin Avni Coş, "Bir Taraftan ülkemizin Büyük Türkiye olmasını, bağımsızlığını arzu edenler var, bir de bunu arzu etmeyenler var. Ülke daha kötüye gitsin, siyasi istikrar ortadan kalksın, ülkemiz dış ülkelere muhtaç olsun diyenler var. Türkiye'yi küçültelim, bölelim, parçalayalım düşüncesi içerisinde terör örgütlerini kullanan dış mihraklar var. Onların yerli işbirlikçileri var. Bir de bunların operasyon aleti olarak kullandıkları terör örgütleri var. Bu terör örgütleri ortak hedef Türkiye düşüncesiyle birbirlerine destek sağlayarak eylem yapıyorlar. Hatta yapılan birçok eylemde bunların dayanışma içerisinde olduğunu görüyoruz. Ülkemizin her yerinde görülen bu terör kardeşliğinin ilimizde de oluşabileceği ihtimaline binaen bütün terör örgütleri emniyet mensuplarımız tarafından, jandarmamız tarafından, değerli vatandaşlarımızın desteği ile sürekli gözetim ve denetim altında tutulması, koruyucu ve önleyici güvendik tedbirlerinin alınması, AVM'lerden tutun da vatandaşlarımızın kalabalık halinde bulunduğu çeşitli mevkilere kadar her alanda gerekli tedbirlerin alınması konusunda kar çamur dinlemeden, her iklim şartında fedakarca görev yapıyor arkadaşlarımız. Teyakkuz halindeyiz. Güvenlik çalışmaları büyük bir başarıyla sürdürülüyor" şeklinde konuştu.
15 Temmuz gecesi yaşanılanları anlattı
15 Temmuz darbe gecesi yaşanan gelişmeler hakkında da açıklamalarda bulunan Vali Coş, "Bizim o gece nerede olduğumuzun, ne yaptığımızın binlerce şahidi var. Sadece bir telefonla değil 4 telefonla bilgi alışverişi yaptığımız, aynı anda iki telefona bakmak zorunda kalmamız söz konusu oldu. Sadece Sakarya'da değil, Adana'dan, Aydın'dan, Isparta'dan, İstanbul'dan hatta yurt dışından bile arayan pek çok arkadaşımız oldu. Ne yapacağız, ne edeceğiz diyerekten. Hepsine söylediğimiz sokaklara meydanlara çıkacağız. Gerekirsen tankların üzerine çıkacağız. Bir saat bile gecikmeyeceğiz. Dışarıda olacağız. Evde kalırsak yarın sabah sizi evden alırlar. Telafi edemeyiz, iş işten geçmiş olur tarzındaki söylemlerimizin yüzlerce şahidi var. O gece nerede olduğumuzun cep telefonları sinyalini tespit eden ETS adlı cihazla etmemiz de mümkün. Şüphe edenler varda buradan bakabilir. Bu tamamen bir karalama kampanyası. İyi niyetli olmayan mihrakların uydurmasıdır. Biz o gece emniyetin bahçesindeki kısımdan gelişmeleri yönetmeye çalışıyorduk. Hatta arkadaşlarımız emniyetin içindede FETÖ mensuplarının olabileceğini, bu durumun tehlike arz ettiğini bu yüzden emniyet müdürünün makamında gelişmeleri takip etmenin daha güvenli olduğunu söylemesine rağmen biz bahçede kaldık. Arada sırada mobese merkezine girerek gelişmeleri takip etmeye çalışırken bir yandan da emniyetin güvenliğini sağlamaya çalışıyorduk.Elimizde kalan devletin meşru silahı emniyet müdürlüğüydü. Emniyet içindeki FETÖ mensuplarının dışarıdan gelecek darbeci ekiple birlikte emniyet müdürlüğünü ele geçirmesi söz konusuydu. Bu ihtimali bertaraf etmek için, emniyete gelen yollarda ve kavşaklarda gerekli tedbirlerin alınması hususunda gerekli talimatlarımızı verip, hem ulusal düzeyde hem yerel düzeyde neler olup bittiğini takip etmeye çalışarak işlerimizi yaptık. Cumhuriyet Başsavcımızı il dışında olduğu için Başsavcı vekilini emniyete çağırarak soruşturma başlatmasını istedik. Buradaki darbecilerin isteği doğrultusunda İzmit'teki bir askeri kışlada 4 tank bir ZBT ve bir askeri araçtan oluşan konvoy ilimize kadar intikal etti. Serdivan kavşağında vatandaşlarımızın ve polisimizin yolu keserek müdahale etmeleri üzerine bunlar geri dönüp, İzmit istikametine kaçtıklarını biliyoruz. Bunlar gelmiş olsaydı, emniyet müdürlüğü ve valilikte durum daha da kötü olacaktı" dedi.
Adil Öksüz'ün kaçışı
Adil Öksüz'ü yakalama çalışmalarında ihmaller olduğu iddiaları hakkında konuşan Coş, "Adil Öksüz'ün Sakarya'nın ismine leke sürdüğü izahtan vareste. Konuyla ilgili yanlış hatırlamıyorsam Adil Öksüz 18 Temmuz günü Ankara'dan Serbest bırakılıyor. Ankara'dan İstanbul'a oradan da Sakarya'ya gelmiş. Pazartesi günü kendisiyle ilgili bir yakalama emri yoktu. Adil Öksüz 19 Temmuz günü öğle saatlerinde Ankara'daki resmi bir daireden aranıyor. Muhtemelen tekrardan yakalanacağına dair bir bilgi kendisine veriliyor. Salı günü Ankara'dan Sakarya emniyetine Adil Öksüz'ün SAÜ'deki odasının aranması yönünde bir talimat geliyor. Fakat bu talimat sadece aramayla ilgili, Öksüz'ün yakalama emri akşam saatlerinde geliyor. İlk arama emri gelince bizim arkadaşlarımız bu şahsı kimdir diye araştırma yapıyor.. Çünkü o ana kadar Adil Öksüz ile ilgili kamuoyunda hiçbir bilgi yoktu. Araştırmalar sonucu Öksüz'ün önemli bir şahıs olduğu ortaya çıkınca kendisinin bulunabileceği yerlere intikal ediliyor. Henüz daha yakalama kararı gelmeden kayınpederinin Akyazı'daki evinden ayrıldığı tespit ediliyor. Nereye gittiği konusunda araştırma ve soruşturmaya başlanıyor. Yakalama kararı 19 Temmuz akşamı Sakarya'ya intikal ettiğinde Adil Öksüz, Sakarya'dan ayrılmış vaziyetteydi. Olmayan kişiyi de yakalamamız mümkün değil. İçişleri Bakanlığı'nın bu konuyla ilgili başlattığı incelemede Sakarya'daki güvenlik güçlerinin eksiklik ve aksaklığının olmadığını tespit edildi. Adil Öksüz'ü koruyup, kaçırabilecek 35 şüpheli tutuklandı" ifadelerini kullandı.
Sosyal medya
Sosyal medyada yer alan açıklamalarla ilgili de açıklamalarda bulunan Vali Coş, "Hepimiz gerçek kişiyiz. Hepimizin vatandaş olarak haklarımız var. Habersel olarak müracaat ve şikayet hakkımız var. Eğer siz duyarlı bir vatandaş iseniz, bu konu hakkında bir düşünceniz varsa, iddianız varsa devletin ilgili birimlerine bilgilendirme yapabilirsiniz. Aleni ihbar yapmak istiyorsanız gerçek kimliğiniz ile yaparsınız. Resmi makamlar size ne demek istiyorsunuz, elinizde bilgi-belge var mı diye sorarlar. Ve sizden alınan bilgi ve belgelerle yanlış yapanların değerlendirmesi yapılır. Ama sosyal medyada gelişigüzel açıklamaların yapılması tamamen karalama amaçlıdır. Şu şudur bu budur demek belirli mihrakların, muhtemelen FETÖ'cü mihrakların, terör ile mücadele eden kişileri itibarsızlaştırmaya çalıştıkları bir haysiyet cellatlığıdır. Dolayısıyla biz bunları hiçbir zaman kaale almıyoruz" dedi.
