Küçük yaşta anne ve babasını örnek alarak başladığı wushu sporunda, dünya şampiyonlukları bulunan "altın kız" Elif Akyüz, 2016 Yaz Olimpiyatları\'nda birinci olmayı hedefliyor.
Akyüz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, anne ve babasının kung fu sporuyla ilgilendiğini, o nedenle 5 yaşında annesiyle kung fuya kurslarına başladığını söyledi.
Küçük yaşta yarışlara katıldığını, 10 yaşında taolu bölümünü seçtiğine işaret eden Akyüz, "Daha sonra kampa katıldım. İlk 2009\'da ailecek Çin\'e gittik. Bir aylık çalışmamız oldu. 2010\'da Avrupa Wushu Şampiyosı\'na girdim. Jiangshuda (ince kılıç) üçüncü oldum. 2011\'de iki aylık güzel çalışmayla Ankara\'da büyüklerde mızrakta dünya şampiyonu oldum" diye konuştu.
Elif Akyüz, Makao\'daki Gençler Wushu Dünya Şampiyonası\'nda birinci olduğunu vurgulayarak, "Birçok başarı elde ettim. Bu başarıları kazanmamda annem babam çok yardımcı oldu. Onlara çok teşekkür ediyorum" dedi.
Dört kardeş hep birlikte bu sporla ilgilendiklerini, büyüklerden daha çok destek beklediklerini kaydeden Akyüz, "Bundan sonraki hedefim, girdiğim bütün dünya şampiyonalarında, şampiyon olmak ve inşallah olimpiyatlarda birinci olmak istiyorum" ifadesini kullandı.
Akyüz, her yarışmadan önce Çin\'e gittiklerini, hocalardan yoğun eğitim aldıklarını, aynı zamanda dil eğitimi de gördüklerini ifade ederek, zor şartlar altında çalıştıklarını anlattı.
Zor çalışmaların sonunda başarıyı elde ettiklerine işaret eden Akyüz, "Dört aylık kampın ardından okula geliyoruz. Okulda en başarılı kişi oluyorum. Wushu, hem bedensel hem zihinsel hem de ruhsal açıdan insanı geliştiren bir spor. O yüzden herkese wushu yapmasını tavsiye ediyorum. Sakın demesinler ki, \'Şu sporu yaparsam derslerimden geri kalırım.\' İkisini de ön planda tutuyorum. Lise 3\'e gidiyorum. İnşallah Çin\'de tıp okuyacağım. Herkes spor yapsın, daha çok başarılı olur" şeklinde konuştu.
- "3 ay boyunca dinlenmek varken sadece çalıştım"
Akyüz, ilk aylarda sürekli güç ve kondisyon ağırlıklı çalıştığını vurgulayarak, dördüncü ayda taoyu ekledikleri güç ve kondisyonla birlikte yaptığını, disiplinli bir çalışma yürüttüğünü dile getirdi.
İyi beslenmek gerektiğini ifade eden Akyüz, sözlerini şöyle sürdürdü:
"7-8 saat antrenman yapıyoruz. Bu yıl, 10 günlük bir tatile gittik. 3 ay boyunca dinlenmek varken sadece çalıştım. Yani ne dinlenebildim ne akrabalarımla görüşebildim. Böyle şeylerden feragat ediyoruz. O yüzden başarılarımız büyük oluyor. İnsanlar bir şeyi başarmak için böyle şeylerden feragat etmeleri gerekiyor. Dört ay boyunca çalıştım. Ramazanda oruç tutarak çalıştım. Çok büyük zorlukları var."
Akyüz, wushunun kadınların yapabileceği en güzel spor olduğuna işaret ederek, "Çünkü bazı sporlarda bayanların bir takım şeylerden taviz vermeleri gerekiyor ama wushu da öyle değil. İstediğiniz şekilde sporunuzu yapabiliyorsunuz. Mesela ben türbanlı bir sporcuyum ve istediğim şekilde yarışmalara katılıyorum" değerlendirmesinde bulundu.
Başarı elde etmek isteyen sporculara tavsiyelerde bulunan Akyüz, Türklerin Çinlilerden daha büyük yeteneği olduğunu ve çalışmaları halinde tüm sporcuların başarı kazanacağını sözlerine ekledi.