Kaynak : www.karasu.gov.tr
GENEL BİLGİLER
Karasu, Batı Karadeniz Bölgesinin bitimiyle Marmara bölgesinin başlama noktasındadır. Deniz seviyesinden
İlçemiz 1933 yılına kadar bucak merkezi, 1933 yılında Kocaeli İline bağlı bir ilçe olmuştur. 22 Haziran 1954 yılında Sakarya’nın İl olması ile birlikte Sakarya İline bağlı bir İlçe olmuştur.
Karasu’da yerleşim kuzeyden güneye doğru yükselen meyilli topraklar üzerinde oldukça dağınık bir görünüm arz etmektedir. Yerleşim süresi boyunca İlçede 6 mahalle meydana gelmiştir.
Yenimahalle :
Merkeze
Yalı Mahallesi :
Şehrin Kuzey kısmında yer alan mahallede yerleşim yeni olmasına rağmen çık hızlı yapılaşma mevcuttur. İlçenin denize açılan mahallesidir. Karadeniz’den göçmen olarak gelenler yerleşmiştir.
Kuzuluk Mahallesi :
Bu mahalle Trakya göçmenleri tarafından kurulmuştur. Kendilerine özgü örf ve adetleri vardır. Evlenmede başlık parası yoktur. Kız istemeye kahve ve çay şekeri ile gidilir. Şekerle gidiş, kız isteneceğine işarettir. Milli enstrümanları armoniktir.
Aziziye Mahallesi :
1877-1878 yılındaki 93 harbi denilen Osmanlı-Rus harbinden sonra Batum ve civarından gelenler tarafından kurulmuştur.
İncilli Mahllesi :
İlçemizin en merkezdeki mahallesidir. Hemen hemen bütün resmi daireler bu mahallededir.
Kabakoz Mahallesi :
İncilli Mahallesinin devamı sayılır. Yeni Sakarya caddesi mahallenin içinden geçmektedir.
SANAYİ
04.10.2004 tarih ve 2209 sayılı yazısı ile Karasu İlçesi Kaymakamlığı ve Karasu Belediye Başkanlığınca İlçede OSB kurulmasının talep edilmİŞTİR. Bunun üzerine; Bakanlıkça 01.09.2005/011516 tarih ve sayılı yazı ile “yer seçimi komisyonu” marifetiyle 04.10.2005 tarihinde önerilen ve Bakanlığımızca alternatif gösterilen alanların incelenmesi neticesinde; Yer Seçim Komisyonu toplantısına katılmayan;
Bayındırlık ve İskan Bakanlığı (Teknik Araştırma ve Uygulama Genel Müdürlüğü),
Ulaştırma Bakanlığı (Demiryolları.Limanlar İnşaatı Genel Müdürlüğü),
Kültür ve Turizm Bakanlığı (Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğü),
olumlu görüşlerinin alınması
Komisyona katılıp nihai görüşlerini daha sonra bildireceğini ifade eden;
Maden Teknik ve Araştırma Genel Müdürlüğü’nün,
Sakarya Valiliği Tarım İl Müdürlüğü’nün,
Sakarya Valiliği İl Özel İdare Müdürlüğü’nün,
Çevre Orman Bakanlığı (Çevresel Etki Değerlendirmesi ve Planlama Genel Müdürlüğü’nün),
görüşlerinin olumlu olması kaydıyla; öneriler OSB yeri olarak uygun görülmüştür.
Bakanlığımız K.S.S.B ve Siteleri Genel Müdürlüğünce 10.10.2005/013194 tarih ve sayılı yazısı ile; Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’na (Teknik Araştırma ve Uygulama Genel Müdürlüğü), Ulaştırma Bakanlığı’na (Demiryolları, Limanlar, Meydanlar İnşaat Genel Müdürlüğü), Kültür ve Turizm Bakanlığı’na (Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğü), 10.10.2005/031184 tarih ve sayılı yazısı ile; Orman Genel Müdürlüğü’ne, ( Kadostra ve Mülkiyet Daire Başkanlığı) 10.10.2005/013188 tarih ve sayılı yazısı ile; Sakarya Valiliği’ne (Tarım İl Müdürlüğü), söz konusu alanlar hakkındaki görüşlerinin bildirilmesi istenmiş olup; olumsuz görüş bildiren, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’na (Teknik Araştırma ve Uygulama Genel Müdürlüğü), 15 Aralık 2005 tarih, 3068 sayılı yazı ile, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na (Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğü), 15 Aralık 2005 tarih, 3067 sayılı yazı ile Valiliğimizce uygun mütaala edilen 1 No’lu alanın bir kez daha yeniden değerlendirilmesi hususunda ilgili bakanlıklara gönderilmiştir.
Kaynak : www.karasu.gov.tr
ÜRETİME EN ÖNEMLİ KATKILARIMIZ LİMAN VE TERSANELER
Karasu Limanı: Enlemi 41° 08'
Karasu Liman Başkanlığı yetki hudutları dahilinde barınak, tersane, marina, liman tesisi bulunmamakta olup limanımız tamamen açık limandır. Karasu liman inşaatı devam etmekte olup, aşağıda toplu bilgi yer almaktadır.
Liman inşaatı ile birlikte tersanelerin yapımı da söz konusudur. Bu amaçla 8 parselasyon yapılmıştır. Bu parsellerden 6 ve 7 numaralı 52.302 m2’lik parselle ilgili olarak Gündoğdu Gemi Yan Sanayi ve Deniz Ltd.Şti.’ne 1 yıllık ön izin verilmiştir. Karasu İlçesinin Limanla birlikte bir tersaneler bölgesi olması planlanmaktadır.
HAYVANCILIK
İlçemizde tek başına bir dal olarak hayvancılık yapılmayıp bitkisel üretimin yanında ikinci bir uğraş olarak yapılmaktadır.
-Büyükbaş ve Küçükbaş Hayvancılık :
İlçemizde yaklaşık 10.065 büyükbaş ve 960 küçükbaş hayvan mevcudu vardır. Hayvancılığımızın en büyük problemi yem yetersizliğidir. Silaj kullanımının yaygınlaşmasına karşılık yeterli değildir. Ayrıca diğer önemli bir problem kültür ırkları için yeterli çevre koşullarının sağlanamaması ve her yönden (yemleme,sağım,çevre koşulları ) teknik hayvancılığa geçilmemesidir.
2005 yılında 9.175 adet büyükbaş hayvan küpelenerek VETBİS sistemine kayıt edilmiştir. Hayvanlara ait pasaportlar 30 köy, 6 mahalle ve 2 beldede hayvan sahiplerine teslim edilmiştir. CP ve Şen Piliç’ e ait tavuk kümesleri ikişer defa diğerleri birer defa kontrol edilmiştir.
-Kümes Hayvanları :
Giderek artan et ihtiyacını karşılamanın yanı sıra karlı bir yatırım aracı olan broiler tavuk üretimi 1.219.000 adetlik kapasiteye yükselmiştir. Nüfus yoğunluğu fazla olan yerleşim birimlerine yakın olan ilçemizde bu sayının daha da artması beklenmektedir.
-Arıcılık :
İlçemizde gezginci arıcılık yapılmakta olup arıcılarımız genelde Trakya bölgesine gitmektedirler. Kovanların tamamına yakını fenni kovanlardır. Arıcılarımızın VETBİS veri tabanına kayıt işlemleri devam etmektedir.
-Su Ürünleri :
İlçemizde ruhsatlı olarak 140 adet balıkçı teknesi olup bunların 32 adedi
EKONOMİ
Fındık, Turizm, mısır ve balıkçılık başlıca sektörlerdir. İlçede kişi başına düşen milli gelir yüksek olmasına karşın, yeterli sanayii yatırımı yoktur. Sanayi yatırımının olmaması ilçeyi olumsuz etkilemektedir.
Son yıllarda köylerimizde tavuk ve büyük baş hayvan besiciliği gelişmektedir. En önemli gelir kaynağımız fındıktır. Yıllık rekolte 25-30.000 ton civarındadır. Bu yıl fındığın getirisi 150 milyon YTL olmuştur. Ancak; fındıklık yapan halkın büyük çoğunluğu fındıkçılığın geleciğini parlak görmemektedir. Bunun iki nedeni vardır. Birincisi; miras yolu ile her geçen gün araziler bölünerek küçülmekte, ikincisi; her geçen gün rekoltenin artması nedeniyle pazarlama ve ekonomik getirisini kaybetme endişesidir.
TARIM
Karadeniz’e sahili bulunan ilçemiz Sakarya Vadisi ve sahil çevresi dışında eğimli arazilerden oluşmaktadır. İlçemizin % 22.8’ini l., ll., lll., ve lV. sınıf, %77.2’ sini V., Vl. ve Vll. sınıf araziler meydana getirmektedir. İlçemizde
Bitkisel Üretim
İlçemizde mevcut 8.000 dolayında çiftçi ailesinin % 50’si 10 da veya daha az toprağa sahiptir.10-15 da arasında toprağı olanlar % 37 oranındadır.15-50 da toprağı olanlar % 10 oranında, 50-100 da toprağı olanların oranı ise % 3 dolayındadır. İşletmelerde fındık üretimi ağırlıklı olmak üzere, tarla ziraatı ve küçük çapta bağ-bahçe ziraatı yapılmaktadır. İlçemizde silajlık mısır üretimi de son yıllarda büyük bir artış göstermektedir. İlçemize bağlı 15 köy ve ilçe merkezinde olmak üzere 90 üretici 122 sera ile sera sebzeciliği yapmaktadır. Bugün İlçemizin toplam sera alanı 30.092 m²’ye ulaşmıştır. Ancak sera naylonlarının eskimesi, yırtılması veya işlevini kaybetmesi, girdi maliyetlerinin yüksekliği, çiftçilerimizin seracılığa ilgisinin azalması gibi çeşitli nedenlerle seralarımızın
İlçemizde uygulanan yaygın tarımsal üretimin ana ürünlerini fındık, mısır, sebze, buğday, yem bitkileri, şeker pancarı gibi bitkiler oluşturmaktadır. Toplam 168.782 dekar alan ile birinci sırada yer alan fındık bahçelerinin tamamı verim çağına gelmiş bahçelerdir. Genelde arazinin fazla engebeli oluşu ve yıllık yağış ile rutubet oranının yeterli miktarda olması nedeniyle ilçede fındık tarımına ağırlık verilmiştir. Ekiliş bakımından ikinci ağırlıklı ürün ise mısırdır. Çoğunlukla Sakarya Irmağı yatağına yakın taban arazilerdeki mısır tarlaları, zaman zaman ırmağın taşması sonucu olumsuz yönde etkilenmektedir. Topraktaki taban suyu seviyesinin yüksek oluşu, ırmak yatağının eğiminin düşük olması ve kontrole alınmaması gibi nedenlerle şiddetli yağan yağışlar sonucu taşan ırmak sularıyla tüm ekili alanlar günlerce, haftalarca ve hatta aylarca sular altında kalarak olumsuz yönde etkilenmektedir. Bu durum, verimli toprakların elden çıkmasına, hatta çoğu yerde ikinci ürün alınması gerekirken bir ürünün dahi zor alınmasına neden olmaktadır. Yer yer ovada mevcut drenaj kanalları da yetersiz kalmakta, bakımsız olmaktan işlevini yerine getirememektedir.
Kaynak : www.karasu.gov.tr
COĞRAFYA
Karasu İlçesi Batı Karadeniz bölgesinin bitim, Marmara bölgesinin başlama noktasındadır. Denizden yüksekliği 31 metredir. 457 km² ’lik bir yüzölçümüne sahiptir.Yerleşim engebeli arazi üzerindedir. İlçenin başlıca yükseltileri Kızılcık ve Karasu Köyleri arasında yer alan, ilçe merkezinin güneyindeki Demirli Dağı, Resuller, Kancalar ve Konacık köyleri arasında yer alan, ilçe merkezinin batısındaki Resuller Dağı’dır.
Sakarya nehri, Maden deresi, Darıçayırı deresi, Okçu deresi belli başlı akarsulardır. Sakarya Nehrinin İlçe sınırlarındaki uzunluğu
Darıçayırı Beldesi, Kızılcık ve Karapınar köylerinin arazisini sel baskınlarından korumak üzere yapılmış Darıçayırı baraj gölü mevcuttur.
Ayrıca 1.562 hektarlık bir alanı kapsayan Acarlar gölü önemli bir göldür. Göl, Karasu ile Kaynarca İlçe sınırlarının birleştiği bölgede yer almaktadır. Karadeniz’e
Yine Akgöl bir diğer göldür. Karasu-Adapazarı karayolundan ayrılan Adatepe-Gölkent yolu üzerinde, Gölün Adapazarı’na uzaklığı
Karasu, Batı Karadeniz Bölgesinin bittiği, Marmara Bölgesinin başladığı yerde olduğu için iki bölgenin tesiri altında bir iklime sahiptir. Genel olarak, yazları sıcak ve kurak, kışları soğuk ve yağışlıdır. Kış aylarında yağış genelde yağmurludur. Yağış ortalaması 1.200 mm’dir.Ormanlık alan varlığımız toplam 12.465 hektardır. İçemizde Akdeniz bitki örtüsü haricinde bütün ağaç çeşitleri bulunmaktadır
TARİH
Karasu İlçesinin tarihi Frigyalılara kadar uzanmaktadır. Bölgede ilk yerleşim birimi Küçük Karasu Köyüdür. Karasu Bizanslıların elinde bulunmuştur. 1326 yılında Sultan Orhan Gazi’nin uç beylerinden Konuralp komutasındaki Osmanlı kuvvetleri Sakarya ile birlikte Karasu’yu da Osmanlı topraklarına katmıştır.
İlçe Pazar suyu namı ile 1888 yılına kadar Kastamonu Eyaletine, daha sonra İzmit Livasına bağlanmıştır. İstiklal Savaşı sırasında Adapazarı, Sapanca ve Geyve Yunanlılar tarafından işgal edilmiş olduğu halde Karasu’ya düşman girememiştir. Savunmada öne çıkan lider isim İpsiz Recep olmuştur. İpsiz, etrafındaki adamları ile halkı da yanına alarak düşman kuvvetlerine karşı koymuştur. Ankara’da kendisine üç istihbarat subayı vererek Karasu’ya saldıran Yunan kuvvetlerine karşı gerekli hazırlıklar yapılmış, Yunan kuvvetlerine saldırılarak zafer kazanılmış bu başarılarından dolayı İstiklal Madalyası ile ödüllendirilmiştir.