Osman Yağmurdereli Son Yolculuğuna Uğurlandı
Tadilat nedeniyle kapalı tutulan Taksim'deki Atatürk Kültür Merkezi (AKM), Yağmurdereli için düzenlenen tören için yeniden açıldı. Dereli'nin cenazesi Kemerburgaz'daki evinden alınarak konvoy eşliğinde AKM'ye getirildi. Türk bayrağına sarılı tabutun başında polisler nöbet tutarken, kalp resimli dev bir çiçek tablosu sahneye konuldu.
Tören öncesinde Yamurdereli'nin şarkıları yayınlandı. AKM'deki törene Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Bayındırlık ve İskan Bakanı Faruk Nafiz Özak, Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Nimet Çubukçu, Mersin Milletvekili Zafer Üskül, İstanbul Milletvekili Özlem Türköne, İstanbul Valisi Muammer Güler, Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, sanatçılar İbrahim Tatlıses, Gülben Ergen, Oya Aydoğan, Erol Evgin, Garo Mayfan, Emel Sayın, Nurgül Yeşilçay, Vildan Atasever, Ece Uslu, Ayten Gökçer, çok sayıda tiyatro ve sinema sanatçısı katıldı. Yağmurdereli'nin "Hey Gidi Günler" adlı programından bölümlerin yayınladığı sırada ise Bakan Özak başta olmak üzere Bakan Çubukçu, İbrahim Tatlıses, Gülben Ergen ve eşi Esin Yağmurdereli gözyaşlarına boğuldu.
Törende bir konuşma yapan Bakan Özak, "Daha güzel şeyler söylemek lazım. Hak ettiği güzel şeyleri söylememenin üzüntüsünü yaşayacağım. Onu en eski tanıyanlardan biriyim. Ağabeyi Levent ile sıra arkadaşıyız. Aile dostluğumuz vardı. Babası Zeki Amca, çok dürüst bir siyasetçiydi. Örnek, önder insan oldu. O da babasının izinden gitti. Hastalığı ilk teşhis edildiğinde beraberdik. İlk kemoterapiye beraber gittik. Siyasete girmeyi çok istediğini söyledi bana. Ben de Başbakanımıza arz ettik. Ertesi gün kabul edip, 'Osman müracaatını yapsın' dedi. Ben de onu söyleyince, Osman uçtu havaya. İnanılmaz sevinç yaşadı. Temmuz seçimlerinde inanılmaz bir tempoda çalıştı. Moral buldu ve hatta hastalığı da geçti. Sanatçılar için projeleri vardı. Hastalandıktan sonra ve iyileşince çok sayıda dostu onu aradı. Sonrasında bana, 'Ben cenazemi gördüm, muhteşem kalabalık olacak. Ben bunu gördüm' dedi. Hayırsever bir insandı. Bu yönünü kimse pek bilmez. Para sıkıntısı olsa bile bankadan para alır yine elemanlarına öderdi. Cennette buluşacağız diye düşünüyorum" diye konuştu.
"AŞİYAN'DA GÜZEL BİR YER İSTEMİŞTİ"
Yıllarca sahnelerin coşkusuyla tanıştıran büyük bir yapımcının son kez maddi varlığı ile birlikte olduklarını belirten Bakan Günay da, "Çok güzel şeyler bıraktı. Siyaset ise yeni bir başlangıçtı. Toplum ve sanat arasındaki bağı siyasetle anlatabilecek bir insandı. Biz siyasetçilere, sadece kavga edilmemesini, barış ve dostlukla anlatabilecek bir insandı. Parlamentonun arkasında gülen yüzü ile anlamaya çalışan bir halde oturdu. 'Bu kadar sevenim varsa ölmeyeceğim' diyordu. Onunla, geçen yazdaki coşkulu topluluklar gibi topluklarda buluşalım" dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile gerçekleştirdikleri son ziyareti anlatan Belediye Başkanı Topbaş ise, "Güzel bir insandı. Kendi şifresini verdi zaten. Sevilmenin sevmekten geçtiğini söyledi. Kısa zamanda siyasete alıştı. Siyasette de sevildi. Başbakanımızla ziyaret ettiğimizde bize, 'Yıllar sonra çok istediğim parlamentoya da girdim. Şimdi sırası mıydı? Yahu...' dedi. Aşiyan'da (Aşiyan Mezarlığı) güzel bir yer istediğinden bahsetti. Geçen cuma gittiğimde yoğun bakıma alınmıştı. Hiç unutulmayacaklar arasında gitti. Onun çizgisi, tarzı, tavrı insanlarımıza güzel bir ışık olacaktır" şeklinde konuştu.
"MECLİS'TE SANATIN SESİ SUSTU"
Yağmurdereli'nin sanatçı dostu Garo Mafyan ise, "Cumartesi sabaha karşı bir şeyler bitti. Bir ömre yakın geçen arkadaşımız görsel olarak bitti. Başka türlü bir adamdı. Meclis'te sanatın sesi sustu. Çok güzel projeleri olduğunu biliyorum. O insanlara en çok sevgi verdi. Osman'ı devam ettirmek bizim en büyük görevimiz. Esinciğim, yanında çok büyük bir ailen var. Olduğumuzdan daha fazla yanında olacağız" dedi.
Sanatçı Erol Evgin, "Geçen hafta durumunun ağırlaştığını öğrenince hastaneye koştum. 'Son bir kez görmek mi istedin beni' dedi. 2-3 gün önce gittiğimde sona yaklaştığını hissediyorduk. Ölümü büyük bir şok oldu. Türk milletinin çok sevdiği bir sanatçıyı yitirdik. Nur içinde ol Osmancığım" ifadesini kullandı.
Yağmurdereli'nin sahibi olduğu Yağmur Ajans Genel Müdürü Özgenç Fidanoğlu, "Bambaşkaydı. Patronumuz bile değildi. Ofiste bazen sinirlendirirdik onu. Öyle bağırdır ki yer gök inlerdi. 10 dakika geçmeden bağrında bulurdunuz kendinizi. Babamızdı, her şeyimizdi. O bize bir sürü miras bıraktı. Çocukları olarak o mirası devam ettireceğiz" şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından AKM sahnesinde bulunan tabutun üzerine karanfil bırakıp dua eden sevenleri, ailesine başsağlığı diledi. Yağmurdereli'nin cenazesi, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da katılacağı Fatih Camii'ndeki cenaze töreninin ardından Aşiyan Mezarlığı'nda toprağa verilecek.
DÜN SABAH HAYATINI KAYBETMİŞTİ
AK Parti İstanbul Milletvekili ve yapımcı Osman Yağmurdereli, tedavi gördüğü Acıbadem Hastanesi’nde dün hayatını kaybetmişti.
Demokrat Parti ve Adalet Partisi’nin kurucularından 1. (XII.) dönem Trabzon Milletvekili Zeki Yağmurdereli’nin oğlu, eski ANAP milletvekili ve bakanlarından Veysel Atasoy’un kayınbiraderi olan Osman Yağmurdereli, 6 Şubat 1953 tarihinde Gümüşhane’nin Yağmurdere köyünde dünyaya gelmişti.
Kanser tedavisi gören ve hayat dolu kişiliği ile bu hastalığı ile uzun süre savaşan Yağmurdereli, Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Müzik Bölümü’nü bitirdikten sonra bir süre öğretmenlik yapmış, ardından da yorumcu sanatçı olarak sanat çalışmalarına başlamıştı.
Televizyon yapımcılığı ile birçok önemli projeye imza atan Yağmurdereli, son olarak siyasete girmiş ve AK Parti’nin İstanbul Milletvekili olarak, parlamento koltuklarında yerini almıştı.
Akşam saat 17.00 sıralarında durumu ağırlaşan ve enfeksiyon kaptığı öğrenilen Yağmurdereli, solunum güçlüğü sebebiyle yoğun bakıma alınmıştı. Acıbadem Hastanesi’nde tedavi gören Yağmurdereli, saat 02.20 sıralarında hayatını kaybetti.
Yağmurdereli’nin yakınları, sanat ve siyaset camiasından dostları bir an olsun Yağmurdereli’yi hastanede yalnız bırakmada. Çok sayıda seveninin akınına uğrayan hastanede, ölüm haberinin duyulmasının ardından hüzün dolu dakikalar yaşandı. Yağmurdereli’nin öldüğünü öğrenen sevenleri gözyaşlarını tutamadı.
Magazin gazetecisi ve Yağmurdereli’nin yakın dostlarından Nurcan Sabur, “Saat 02.25 gibi telefon çaldı. Herkes çok tedirgindi. Esin Abla (Yağmurdereli’nin eşi) bana işaret etti. Telefona baktım. Arayan Doktor Erkan Bey’di. Bizi aşağı çağırdı ve Yağmurdereli’yi kaybettiğimizi söyledi.
Esin Hanım’a doktor içeri girmek isteyip, istemediğini sordu. Sonrasında içeri girdi ve son kez Yağmurdereli’yi gördü. Yaklaşık 30 yıldır arkadaşımdı. Çok hayat doluydu.
Ona ölmek yakışmadı. ‘Ben kanserden ölmeyeceğim’ demişti. Gerçekten de kanserden değil, enfeksiyondan öldü. Esin Hanım da bunu söyledi. Çok üzgünüz. Hem sanatçı, hem siyasetçi kimliği vardı. Türk halkının başı sağolsun. Esin Hanım’ın durumu çok kötü. Esin Hanım’a başsağlığı dileklerimi iletiyorum. Çok değerli bir insandı” dedi.